TEDE-PORT

Nasıl İhracatçı Olunur?

Giriş

İhracat ve ithalat kavramları sektörel terimler oldukları için toplumun her kesimi tarafından bilinmemesi gayet doğaldır. Nasıl ihracat yapılır? sorusuna cevap vermeden önce işin özünde bahsedeceğimiz konu ticaret olacak. İnsanlar maddi gereksinimlerini karşılamaları amacıyla birbirleriyle yüzyıllardır ticaret yapmaktadırlar. Günümüze döndüğümüzde ise bugünkü ticaret mantığıyla geçmiş zamanın ticaretini anlamak mümkün değildir; pazar yerlerinden tutun da ödeme yöntemlerine ve ödeme araçlarına kadar… Diyelim ki bir bardak almak istiyorsunuz. Bu bardağı almak için seçeneklerinizden biri eskiden olduğu gibi satıcıyla yüz yüze konuşabileceğiniz pazar yerine gidip temin etmektir. İsterseniz bir züccaciyeyi, süpermarketi veya büyük yerel mağazaları tercih edebilirsiniz. Üçüncü alternatif ise artık tercih edilme yüzdesi giderek artmakta olan sanal alışveriş mecralarıdır. Çağın getirdiği teknolojik gelişmeler ve dünyanın daha global bir hal almasıyla aynı ürünü internetten sipariş vererek İstanbul’dan Antalya’ya getirtebilirsiniz; üstelik daha ucuza da satın almanız mümkündür. Daha da ileri gidersek bardağınızı internet üzerinden İtalya’daki bir satıcıya sipariş verebilirsiniz. Malum artık internetin yaygınlaşma dönemini de geride bıraktık ve çok daha karmaşık dijital konular konuşuyoruz. Bunlardan biri de yerel ve uluslararası e-ticaret. Müthiş bir hızla tecrübe etmekte olduğumuz “erişebilirlik” sayesinde artık dünyanın o kadar büyük bir yer olmadığını biliyoruz. İtalya’dan siparişini verdiğimiz bardak İstanbul’dan geldiğinden daha kısa sürede elimize ulaşıyor ve bu hiç şaşırtıcı gelmiyor.

E-ticaret mi? 

Dünya çok ciddi bir değişim yaşıyor. İthalat ve ihracatı yapılan ürünler bugüne kadar büyük oranda konteynırlar içinde taşınıyordu çünkü lojistik maliyetleri tonajlı mal ticareti yapılmasını gerektiriyordu. Uluslararası perakende taşımacılık hem alıcı hem satıcı açısından hiç mantıklı değildi. Ancak bahsettiğimiz değişim her alanda yaşandığından bu elbette lojistiği de etkiledi.

Önümüzdeki 30 yıl içinde, globalleşme henüz bundan faydalanmamış insanların ve işletmelerin %80’ine güç katacaktır. Kobilerin %80’i globalleşmeden faydalanacaklar. 2030’da ticaretin %85’inden fazlası e-ticaret kanalında olacak. Bugün dünya ticaretinin çoğu konteynırlar içinde yürürken, 2030’da büyük kısmı paketler içinde olacak. Somut bir örnek: E-ticaret sitesi üzerinden sadece 15 dakikada 2 milyon adet ABD malı ruj satıldı.” – Jack Ma

E-ticaret hacmi büyük bir hızla artmaya devam ediyor sadece 2014 yılında ki $630 milyarlık e-ticaret hacmi 4 yılda $1.6 trilyona çıkmıştır. Şu anda e-ticaret üzerinden yapılan her 7 alışverişten 1’i sınır ötesi yapılmaktadır ve 2018 sonu itibariyle toplam sınır ötesi e-ticaret ciro hacmi $900 Milyon olmuştur.

Dış ticaret bize ne veriyor?

Durum böyle olunca ticaret yapmak isteyen herkes ülke sınırların dışına çıkarak diğer ülkelerle mal alışverişi yapmak ister hale geldi, ki bunun arkasında sadece tek bir sebebin olduğunu söyleyemeyiz. Tüccar kendi pazarında satmak istediği bir ürünü yurt içinden temin edemiyorsa ya da istediği kalite ve fiyatta değilse elbette ithalat yapmayı tercih edecektir. Yine bir bardak üreticisi firma işlerini büyütmek istiyor fakat pazarı artık kendisine dar geliyorsa o da ihracat yapmak isteyecektir. Dış ticaretin yerel ticaretten diğer bir farkı da; dış ticaret sayesinde insanlar farklı ülkelerden insanlarla diyalog kurabiliyor, birbirlerini ziyaret ederek farklı kültür ve coğrafyalarla tanışmış oluyor ve vizyonlarını da büyüterek dünyaya karşı bakış açılarını genişletmiş oluyorlar. Bir meslek düşünün ki size hem seyahat etme fırsatı sunuyor, hem döviz geliri elde etmenizi sağlıyor; hem farklı ülkelerden farklı insanlar ve kültürler tanıyorsunuz hem de toplum gözünde prestijli bir meslek sahibi oluyorsunuz.

İletişim her şeydir

Tabi bu saydığım avantajlardan her ithalat ya da ihracat yapan faydalanamıyor. Yıllardır ihracat yapıp hiçbir müşterisiyle bir araya gelmemiş, hayatında hiç yurtdışına çıkmamış firmalar da maalesef var. Onların amacı sadece para kazanmak olduğundan fabrikalarından ya da atölyelerinden çıkmadan çalışarak ömürlerini harcıyorlar. Bu gibi firmalar doğal olarak da uluslararası ticareti tam anlamıyla özümseyemiyorlar; dahası, müşterilerini uzun yıllar elinde tutamıyor ya da tutmak için ürünlerinde sürekli indirime gidiyorlar. Bir gün bir öğreniyor ki müşterisi rakibinden mal almaya başlamış, hem de daha yüksek fiyattan. Sebep çok açık: rakip sadece mal değil bir vizyon satmış. Rakibiniz daha pahalıya satıyor olabilir, ancak o yabancı dilini geliştirmiş, vizyonunu geliştirmiş, müşterisini ziyaret etmiş, ilişkileri sıkı tutmuş, ülkesinde ağırlamış, kaliteli hizmet sağlamış ve her şeyden önemlisi bir değer satmış. Şaşıracak bir durum yok; o müşteri pahalı olanı tercih etmekle aptallık etmedi, aksine akıllılık etti. Rakip o firmanın aklında olmayan bir şey yaptı; ilişkiye yatırım yaptı.

Ben de ihracatçı olmak istiyorum

İster küçük bir atölyede sandalye üretimi yapan bir esnaf olun, ister 100 işçiyle üretim yapan bir ayakkabı firması sahibi, ister gıda toptancısı ya da elinde hiçbir şey olmayan fakat yine de yurtdışına mal satmak isteyen hevesli bir girişimci olun. Usulü bildikten sonra ihracat yapmak yurtiçine mal satmaktan daha zor değildir.

Her borcunuzu faturayı Tanrı kesmiş gibi ödeyin – Ralph Waldo Emerson

Yeter ki oyunu kuralına göre oynayın, sabırlı olun ve en önemlisi heyecanlı olun. Bu sürekli bir öğrenim sürecidir. İnanın bana sabırlı, azimli bir şekilde ve yorulmaksızın çalışırsanız, en önemlisi de “DÜRÜST” olarak işinizi yaparsanız güzel bir gelecek sizi bekliyor olacak ve başarılı bir ihracatçı olacaksınız. Üç şey düsturunuz olsun: 1. Dürüst ticaret 2. Yorulmak bilmeden çalışmak 3. Başarıya inanmak. Bu üç prensibe sarılırsanız başarı sizi bulacaktır.

Nasıl ihracat yapılır? serisinin amacı ihracat yapmak isteyen herkesin okuduğunda bir şeyler öğrenebilmesidir; sıfırdan başlayarak hevesli bir ihracatçı adayının ihracatçı olmasına yardım edebilmektir. Bu yüzden üretici olmayan, henüz şirketi bile olmayan ve komisyonculuk yaparak mesleğe adım atmak isteyen bir kişiye anlatır gibi aşama aşama gideceğiz. Böylece hali hazırda firması olan ve ihracat yapmak isteyen ya da ihracat yapmakta olup müşteri portföyünü artırmak isteyenler de okuduğunda bir şeyler bulabileceklerdir.